Sanat dünyasında rekor kıran satışlar her zaman dikkat çeker. "Salvator Mundi"nin 2017 yılında 450.3 milyon dolara satılması, sadece bir finansal başarı değil, aynı zamanda birçok bilinmeyen ve ilginç detaylarla dolu bir hikayedir.
Salvator Mundi", İsa'yı sol elinde bir kristal küre tutarken ve sağ elini kutsama pozisyonunda gösteren bir tablo. 16. yüzyılda kaybolmuş ve bir dizi kopyası yapılmıştı. Eser, orijinal da Vinci eserlerinden biri olarak kabul edilen nadir örneklerden biridir. Tablonun orijinali 1900 yılında İngiliz sanat koleksiyoneri Sir Francis Cook tarafından satın alınmış ve Cook Koleksiyonu'na dahil edilmişti. Ancak, uzun yıllar boyunca Bernardino Luini'ye ait olduğu düşünülen tablo, bu nedenle hak ettiği değeri bulamamış ve 1958 yılında Londra'daki Sotheby's müzayede evinde sadece 45 sterline satılmıştı. 2005 yılında bir sanat tüccarı tarafından New Orleans'ta küçük bir açık artırmada keşfedilen tablo, ağır bir şekilde yenilenmiş ve orijinal özellikleri büyük ölçüde kaybolmuştu.
Restorasyon süreci, altı yıl süren detaylı çalışmalarla tamamlanarak, tablonun gerçek kimliğini ortaya çıkardı. Eserin orijinalliği üzerindeki tartışmalar, bazı uzmanların şüphelerine rağmen, National Gallery'de 2011-2012 yıllarında sergilenmesiyle büyük ölçüde son buldu. Bu sergi, eserin Leonardo'nun hayatta kalan eserlerinden biri olarak kabul edilmesini sağladı.
2017 yılındaki açık artırma sırasında, teklifleri hızla artmasıyla salonda büyük bir heyecan yaşandı. Teklifler 332 milyon dolardan 350 milyon dolara bir anda sıçradı ve nihai fiyat olan 450.3 milyon dolara ulaşana kadar artmaya devam etti. Tablonun yeni sahibi, Suudi Arabistan Prensi Badr bin Abdullah bin Mohammed bin Farhan Al Saud olarak açıklandı. Ancak birçok kişi, bu satın almanın aslında Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Salman adına yapıldığına inanıyor. 2021 yılında, tablo Suudi Arabistan'da düzenlenen bir sergide kısa süreliğine halka sunulan tablo, şu anda halka açık değil.
Salvator Mundi"nin 20. yüzyılda kaybolması ve yeniden ortaya çıkışı oldukça dramatiktir. Tablonun orijinal olduğu belirlenmeden önce birçok sanat tarihçisi ve restoratör, eserin Da Vinci'ye ait olduğuna inanmak için kapsamlı analizler ve araştırmalar yaptı. Bu analizler, eserin kompozisyonundaki detaylardan kullanılan malzemelere kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyordu.
Tablonun Leonardo'nun öğrencilerinden biri tarafından yapılmış olabileceği iddiaları, sanat dünyasında sıkça dile getiriliyor. Bu durum, tablonun değerini ve otantikliği konusundaki tartışmaları daha da alevlendirdi. Ayrıca, tablo üzerinde yapılan bazı restorasyon çalışmalarının orijinal eser üzerindeki izleri silmiş olabileceği endişesi, uzmanlar arasında farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden oldu. Tablonun kimliği ve değeri hakkındaki tartışmalar günümüzde de devam ediyor. Bazı sanat tarihçileri, tablonun Leonardo'nun bir eseri olduğuna inanırken, diğerleri ise tablonun atölyeden çıkmış bir kopyası olduğunu savunuyor. Bu görüş ayrılıkları, eserin sanat dünyasında sürekli bir merak konusu olmasını sağlıyor ve tablonun gizemini korumasına katkıda bulunuyor.
Salvator Mundi, medyada ve popüler kültürde büyük bir ilgi odağı haline geldi. Belgeseller, makaleler ve kitaplar, tablonun hikayesini ve etrafındaki tartışmaları detaylandırıyor. Bu ilgi, eserin sanat dünyasındaki yerini daha da pekiştiriyor.
Salvator Mundi", sadece Leonardo da Vinci'nin sanatsal dehasını yansıtmakla kalmıyor, aynı zamanda sanat dünyasında önemli bir tarihi anı temsil ediyor. Tablonun keşfi, restorasyonu, müzayedede satışı ve etrafındaki dedikodular, sanat dünyasında büyük bir etki yarattı ve eserin büyüleyici hikayesini ölümsüzleştirdi. "Salvator Mundi", bugün sanatseverler ve tarih meraklıları için büyük bir ilham kaynağı olmaya devam ediyor.
Göz atmanızı ve incelemenizi ve izlemenizi öneririz. https://www.christies.com/en/stories/the-last-da-vinci-salvator-mundi-e646f1b46c3b4ca1bcdba9cf751c7597
Comments